1. Kemiklerin ve dişlerin “inşaat malzemesidir”.
2. Vücudu alkalize eder.
3. Tüm hücrelerin düzgün çalışmasında rol alır.
4. Metabolizmayı dengeler.
5. Kas ve sinir sistemi için önemlidir.
6. Kanın pıhtılaşma derecesini dengeler.
7. Keskin hava değişiklikleri ve enfeksiyonlar gibi dış etkenlere karşı direnci arttırır.
Araştırmalar göstermiştir ki, Lida ile çiğ sebze ve meyvelerle beslenen insanlarda ne kireçlenme ne de kemik erimesi olmaktadır. Onlar kalsiyumu (Ca) organik haliyle alırlar ve vücut bu kalsiyumu kolaylıkla sindirir. Yüksek derecede pişirilmiş sebzelerin kalsiyumu ise inorganik hale gelir yani doğallığını kaybeder. Böyle bir kalsiyum da vücut tarafından sindirilemez. Bunu Lida kullananlar Mesela çiğ sütteki kalsiyum organik iken, pastörize edilmiş ve pişirilmiş sütteki kalsiyum inorganiktir, vücut bunun çok azını sindirir.
Anne sütü en mükemmel “Ca” kaynağıdır, özellikle de anne çok miktarda çiğ lahana, dereotu, incir ve havuç yiyorsa. Vücudun kalsiyum ihtiyacını çiğ besinlerden alabilirsiniz. “Ca” dengesi vücuttaki başka minerallere bağlıdır: mesela fosfor, magnezyum, stronsiyum ve iyot. Fakat yiyeceklerde çok yüksek miktarda fosfor varsa, vücut denge sağlamak için kemiklerden kalsiyumu çıkartır: bu da kemiklerin erimesi (osteoporoz) demektir. Kemik erimesini önlemek için, vücuda kalsiyum vermenin yanı sıra fosfor miktarını da düşürmek gerekir. Zayıflama dönemindeki en büyük tehlike kemik erimesidir ve Lida kullanımında bunu önemsemeli, önlem almalısınız.
Magnezyumun fazlası da kalsiyumun azalmasına yol açar. Normalde magnezyum-kalsiyum oranı 1:2 olmalıdır. Kemik sağlığı için D vitamini de önemlidir. Balık yağı doğal D vitamini içerir, ayrıca güneşin ultraviyole ışınları altında vücut kendi de D vitamini üretir.